Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur’un katılımıyla Sarımsaklıda THK’na ait pistten havalanan uçak Ali Bey Adasına üç sorti yaparak, 1250 litre ilaç bıraktı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nün 2 yıl önce yaptığı ve ‘ilaçların önemli kısmının sürüklenerek su kaynaklarına, doğal hayata ve yaşam alanlarına zarar verdiği’ gibi 13 önemli gerekçe ile son verilen zeytin sineği ile uçakla mücadele Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından yeniden başlatıldı. Balıkesir’deki ilk ilaçlama Ayvalık Ali Bey Adası’ndaki 155 bin ağaç için yapıldı. Sarımsaklıdaki Türk Hava Kurumu pistinden havalanan ve üç sorti yapan uçağın bıraktığı 1.250 litre ilaçla ağaçlar ilaçlandı.
“7-8 MİLYON KAR OLACAK”
İlaçlama çalışmasına Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur da katıldı. Sarımsaklıya Havran Belediye Başkanı Emin Ersoy, Burhaniye Belediye Başkanı Necdet Uysal, Adalet ve Kalkınma Partisi Ayvalık İlçe Başkanı Hakan Kayaalp, ilçe yönetimi ve BM üyesi Oğuz Başkurt ile birlikte gelen Uğur, Kaymakam vekili Naif Yavuz, GTH İlçe Müdürü Yusuf Aygün ve üreticiler tarafından karşılandı. Özgün Zeytin A.Ş Sahibi Ahmet Sucu, karşılama sırasında Başkan Uğur’a “Ağaç başına bir periyodun 40 ila 48 kuruş maliyeti var. Yıllık yaptığımızda 6 milyonu geçiyor. Bu düzenli yapılırsa, herkes düzenli yapamıyor. Zeytin bu sene iyi bağlamadı, seyrek olduğunda sinek çok vuruyor ve çok zarar veriyor. Burada nereden bakarsanız bakın 7-8 milyon karımız olacak” dedi.
“ 3 RİLYON 300 MİLYAR LİRA BÜTÇE AYIRDIK”
12 milyon ağaçta hesabın düşünülmesi gerektiğini kaydeden Başkan Uğur, “Balıkesir, büyükşehir oldu, bütünşehir oldu. Tabii körfezimizin de büyükşehir olduğunu hissetmesi lazım. Büyükşehir olarak aldığımız ilk karar zeytin sineği ile mücadele. Bununla ilgili Ayvalık’tan, Gömeç’ten, Edremit’ten, Havran’dan, Burhaniye’den arkadaşlarımızı çağırdık. Nisan sonunda toplantı yaptık. Uçaklar kiralandı. Büyükşehir Belediyesi Meclisinde 3 trilyon 300 milyar bütçe ayırdık. Dört defa ilaçlasak bize maliyeti bu. Devamlı Tarım İlçe Müdürlükleri ile temas halindeyiz. Zeytin sineği yeterli miktarda çıktıktan sonra ilaçlama yapılıyor. En son gelen haber Cunda’da yeteri kadar zeytin sineği oluştu, ilacın atılması lazım. Biz böyle cesaretle davranınca sinekler korktu çıkmadı, işte Cunda’da biraz çıktı. İlk ilaçlamayı bugün yapıyoruz. İşte Büyükşehrin farkı bu. Cumhuriyet tarihinde uygulanmayan, üç yıldır da uygulanmıyor. Bunun üzücü tarafı Erdek Zeytin Zararlıları Mücadele Birliğinin aracılığı ile Ayvalık’ta, körfezde yapmamız. Bizim ayıbımız. Körfezdeki, zeytin mücadele birliği kapanmış. İflas etmiş ama biz bu çalışmayı Erdek üzerinden yaptık. Bütün amacımız zeytin üreticimize destek olmak. Kaliteli zeytinyağı, zeytin olsun. Üretici mağdur olmasın, malı en iyi şekilde değerlensin. Bakın biz herkesin belediye başkanıyız. Biz Ayvalık’tan oy almadık. Bırak zeytin sineği ne yaparsa yapsın demedik. Edremit’ten oy almadık. Bırak ne yaparsa yapsın demedik. Esas en büyük zeytin varlığı Ayvalık, Edremit. Biz bunu Ege ve Marmara’da da yapıyoruz. 800 bin dekarın 740 bin dekarı bu bölgede. 60 bin dekarı da Marmara Adası, Edincik’te. Bu ilaçlamadan zeytin üreticimiz inşallah memnun kalır. Bereketli bir sezon olsun diyoruz. Hayırlı olsun” dedi. Uğur, üreticilerin, sözün 5 yıl boyunca geçerli olup olmayacağını sorusuna, “5 yıl geçerli” yanıtını verdi.
“ÜRETİCİ İLAÇLANMASINI İSTİYOR”
2 yıl önce GTH Bakanlığını Ankara’da yaptığı toplantıda, rüzgârla yayılan ilacın insan sağlığına zarar verdiği gerekçesiyle uçakla ilaçlamanın durdurulduğu hatırlatılan ve bu süre içinde değişen ne oldu ki tekrar uçakla ilaçlama başladı’ sorusuna Uğur, “Çeltik üreticisi olsun, zeytin üreticisi olsun bu havadan ilaçlamayı istiyor, olmadığı zaman çok büyük zarara uğruyor. İnsanlar yerden yaptığında maliyeti çok yüksek ve kim yaparsa bunu bütün sinekler oraya hücum ediyor ve büyük zarar veriyor. Biz minimum zararla en yüksek menfaati temin etmeye çalışıyoruz. Önce gittik tarım bakanlığından izin aldık. Daha sonra havaalanından izin aldık. İlaç alındı. Hazır bekliyoruz. Geçmiş senelerde böyle olmuyordu. Büyükşehirden önce böyle değildi, geç kalınıyordu, etkisi kalmıyordu. Tarım müdürlükleri ayrıca üreticilere, arı üreticilerine haber veriyor. Kapatın diyor. İlaçlamadan sonra açılıyor” yanıtını verdi. GTH Ayvalık İlçe Müdürlüğünde görevli Mühendis Teoman Özkahraman Başkan Uğur’a yapılacak ilaçlama konusunda bilgi verdi.
İLAÇLAMA 3 SAAT SÜRDÜ
İki havacılık şirketine ait toplam 5 uçağın kiralandığı öğrenilirken uçağın pilot koltuğuna oturan Edip Uğur, pilotla konuşarak, “Iskalama, nokta atışı yap. Sineklerin tam gözüne” dedi. Cunda’da üç saat süren ilaçlama öncesi kısa bir gösteri uçuşu yapıldı. GTH İstasyonlarından zeytin sineği eşiğinin yükselmesiyle ilgili verilecek rapor göre ilaçlamaya devam edilecek.
İNSAN SAĞLIĞINA ZARARLI DİYE SON VERİLMİŞTİ
16 Nisan 2012’da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğünün Ankara’da yaptığı toplantıda, ‘İlaçlanacak yere atılan ilaçların önemli bir kısmı sürüklenerek su kaynaklarına, doğal hayata ve yaşam alanlarına zarar vermesinin’ de bulunduğu 13 madde ile zeytin sineğinde uçakla mücadeleye son verilmişti. Bakanlık dağıttığı broşür ve afişlerde; uçakla mücadelenin olumsuzluklarını, ‘Uçakla zirai mücadele yapılması durumunda sıcak havada buharlaşma ve rüzgar ile sürüklenme nedeniyle ilaçlanacak yere atılacak ilaçların tamamı hedefe ulaşmayabilir. İlaçlanacak yere atılan ilaçların önemli bir kısmı sürüklenerek su kaynaklarına, doğal hayata ve yaşam alanlarına zarar vermektedir. Zeytin sineğini baskı altında tutacak faydalı organizmalar zarar görmektedir. Faydalı böceklerin zarar görmesi ile zeytin sineği ve diğer zararlı böceklerin popülasyonu artmaktadır. İlaçlama sahası ve etrafında bulunan su kaynakları kirliliğe maruz kalmaktadır. Çevre ve doğal denge üzerinde olumsuz etkileri olmaktadır. Turizm alanları ile zeytinliklerin iç içe olması nedeniyle turistik alanlar ilaç sürüklenmesinden dolayı kimsayasal maruz kalmaktadır’ diyerek belirtmişti. Yer ile mücadelede ise, ‘Doğrudan zararlıya ilaçlama yapıldığından mücadele daha etkin olacağı, ilaçlama esnasında sıcaktan buharlaşma ve sürüklenme ile ilaç kaybının olmayacağı, doğal düşmanların korunmasının sağlanacağı, zirai ilaçların su kaynakları ve çevrede ilaçlanması istenmeyen diğer yerlere de atılmasının önleneceği, üretim kaynaklarının daha az kirlenmesi ile sürdürülebilir kullanımın sağlanacağı’ belirtilmişti.
