ÜLKÜCÜLER, KATLİAM VE ÖLÜMLERİ PROTESTO ETTİ
Tarih : 2015.02.28  09:32:06
Hocalı Katliamının 23. Yılı, Hunharca öldürülen Özgecan Aslan ve bıçaklı kavgada hayatını kaybeden Fırat Çakıroğlu, Ayvalık’ta Ülkü Ocakları tarafından düzenlenen protesto gösterisinde anıldı.

Perşembe günü saat 17.00’de dua okunmasıyla başlayan protestoya, Rasim Kayaş başkanlığındaki Ayvalık Ülkü Ocakları, MHP İlçe Başkanı Mehmet Kaban, İlçe yönetimi, MHP Balıkesir Milletvekili aday adayı Kemal Girgin, Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Ekrem Şevik ve Şube yönetimi, TÜRKAV Ayvalık temsilcileri, Türk Sağlık-Sen Başkanı Engin Musul, partililer ve vatandaşların yanı sıra CHP İlçe Başkanı Ahmet Toker katıldı. ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ sloganının atıldığı protestoda konuşan Ülkü Ocakları Üniversite Teşkilat Başkanı Kürşat Aslan, Hocalı kasabasında Azeri sivillerin Ermenistan’a bağlı kuvvetler tarafından katledilmesini yürekten üzüntüyle andıklarını söyledi. Özgecan’ın başına gelen olayı şiddetle kınadıklarını söyleyen Aslan, “Bizler yüreği vatan aşkıyla yanan, imanında Allah davası besleyen gençler olarak bölücü toplulukları muhatap alıp davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Mücadelemiz ve verdiğimiz canlar sonucunda ilelebet payidar kalacak olan Türkiye Cumhuriyeti ve Yüce Türk Milletidir. Bizlere de bu sonuç yetmektedir” dedi.

 

“İNANÇLAR KİŞİLERE ENDEKSLİ BİR HALE GETİRİLİYOR”

 

Her şeyin birbirine karıştığı bir yüzyılı yaşadığımızı söyleyen Ayvalık Ülkü Ocakları Başkanı Rasim Kayaş, “Dostların düşman düşmanların dost ilan edildiği bir yüzyıl. Bundan tam 23 yıl önce 25-26 Şubat 1992 tarihinde Hocalı kasabasına bir ateş düştü. İnsanlık tarihinin en vahşi katliamlarından biri yaşandı. 106’sı kadın, 63’ü çocuk, 70’ten fazlası yaşlı olmak üzere 613 Azerbaycan Türk’ü hunharca katledilmiş, 487 kişi yaralanmış, 150 asker kaybolmuş ve binlerce esir alınmıştır. Soydaşlarımızın ırzına, namusuna, şerefine, hayat ve varlık haklarına kast etmeye cüret gösteren, Ermeni ahlaksızlığını göz ardı eden  ‘Hepimiz Ermeniyiz’ korosu, diasporanın gönüllü elçiliğine soyunanlar, Ermeni açılımıyla tabuları yıkmaktan, önyargıları aşmaktan bahsedenler, biraz insan olup hayatları boyunca bir kere bu katliamı kınamışlar mıdır? Onları ve işbirlikçisi Rusları hiç lanetlemişler midir? Biz burada konuşurken bile Doğu Türkistan’da soydaşlarımız katledilmekte, Güney Azerbaycan’da Türkler kültürel soykırıma maruz kalmakta, Telafer’de kanımız akıtılmakta, Musul’da Kerkük’te Türklerin kaderi IŞİD ve Peşmerge çapulcularının ellerine terk edilmektedir. Türkler dünya üzerinde planlanmış bir yok etme politikasıyla karşı karşıyadır.Hür dünya sesini çıkarmıyor, AKP bütün olanları görmezden gelip, teröristlerle paralel yürümektedir. Türkiye içten içe parçalanıp Türkiye Türkü’nün sonu hazırlanmaktadır. Bu gaflet, bu delalet, bu ihanet ne zaman son bulacaktır? Askeri kışlanın içinden Türk bayrakları indirilmekte, bozkurt yapan polis görevden uzaklaştırılmakta, Atatürk’ün büstleri bölücüler tarafından, Atatürk İlkeleri AKP tarafından parçalanmaktadır. Türk milletinin dini değerleri yerle bir edilirken, inançlar kişilere endeksli hale getirilmektedir” dedi.

 

“BAŞKA ÖZGECAN’LAR GİTMEDEN CEZA YASASI ACİLEN DEĞİLMELİ”

Hunharca öldürülen Özgecan’ı da unutmayan Kayaş, “Kültürümüzün yerle bir edilmesi ve suçluların övülmesinin yaygınlaştığı şu günlerde sapıklar, tacizciler, hırsızlar, uyuşturucu tacirleri toplum içinde kol geziyor. Melek yüzlü kızımız Özgecan ve onun gibi binlerce kadın ve çocuk bu sapık ruhlu suçlular tarafından ya canice katlediliyor, ya da korkarak, ruh halleri bozuk bir şekilde yaşamak zorunda kalıyor. Bu tür sapıkların cezaları ise geçiştirilir gibi veriliyor. Başka Özgecanlar gitmeden ceza yasası acilen değiştirilmeli, en ağır tedbirler alınmalıdır. Yoksa herkes kendi eliyle ceza vermeye başlayacak bu da ülkede büyük bir kaosa sebep olacaktır. İnşallah bu son olur ve güzel yurdumun insanlarının ahlaki dirilişi başlar. Seni unutmayacağız Özgecan, unutmamalıyız, unutturmamalıyız. Özgecan kardeşimize Allah’tan rahmet, başta acılı ailesi ve sevenleri olmak üzere aziz milletimize başsağlığı diliyoruz” dedi.

 

“ÜLKÜ OCAKLARI OLARAK ASLA KARANLIK SOKAKLARA GİRMEYECEĞİZ”

Kayaş, “Unutmamamız gereken bir başka isim Fırat Yılmaz Çakıroğlu kardeşimiz. Bölücü, hain soysuz bebek katillerinin alçakça saldırılarıyla şehit edilen Fırat, gözümüzün nuru, geleceğin Türkiye’sinin inşasında bir Ülkü Devi olan Fırat, annesinin bir tanesi, öpüp koklarken doyamadığı, acısı yüreklere sığmayan Fırat, vatanın selameti için yetişmiş yiğit bir Bozkurt. Sana kıyanların soyu kurusun, ocakları sönsün. Acın yüreğimizde çok taze, hala içimize kan akıyor. Dinecek gibi de görünmüyor. Geçtiğimiz yıl katledilen Cengiz Akyıldız’a emanet ediyoruz seni. Pehlivanoğlu, Velican Oduncu seni bekliyor. Öfkemiz Ağrı Dağı kadar, içimizdeki kin cehennemi kaynatacak kadar. Özlemimizi tarif edecek kelime ise lügatlere girmedi. Üniversiteler terör örgütünün kamplarına ve cephaneliğine dönüşmüş, sokaklar her şeye gebe ama biz Ülkü Ocakları olarak hala adalete inanmak istiyoruz. Asla karanlık sokaklara girmeyeceğiz. Adliye koridorlarında, meydanlarda, kampüslerde bu işin takipçisi olacağız. O teröristleri dağdan indirip üniversitelerde yuvalandıran terörist yatakçıları kim? Bunları kim kolluyor? Asker, polis bitirilip yerine bunlar mı kolluk gücü olacak? “Olmaz, biz tükenip yok olmadan olmaz böyle şey oğul.”  Süleyman Şah türbesini arkasına bakmadan kaçıranlar, size sesleniyorum! Hiçbir şey yapamıyorsanız Süleyman Şah’a bir Ülkü Ocağı açıp bütün Ocak başkanlarını da oraya gönderseydiniz de bir görseydiniz vatan toprağı nasıl savunulurmuş. Biz bütün dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşuyuz. Tanzanya’ya gittiğinizde bile çayını içeceğiniz bir Ülkü Ocağı bulursunuz. Bu yüzden korkmayın biz varoldukça, Ülkü Ocakları yaşadıkça bizi seven de sevmeyen de (teröristler hariç) rahat ve huzurlu bir şekilde yaşayacaktır. Hukukun ve adaletin takipçisi olacağız. Mustafa Kemal’in izinde geleceğin Türkiye’sini hep birlikte kuracağız. Türk’e pusu kuranlar, bize kefen biçmeye çalışanlara söyleyecek sözümüz var. Kürşad'ın narasıyla indik Tanrı Dağı'ndan. Ruhumuzu kandırdık Orhun'un kaynağından. Bu kaynaktan içenin yürekleri tunç olur. 
Türk'e kefen biçenin ölümü korkunç olur” dedi. Protesto Ülkücü yemininin okunmasıyla sona erdi.

309 kez okundu
Diðer Yerel Haberler Haberleri