Ya da Isparta’da düþen uçakta, yok olan TORYUM da…
Da ama, dasý var…
Dünyada en çok rezervi olan BOR toprak alýnda yatarken! Birileri TORYUM’u da topraðýn altýna gömdü… Bu iki maden Türkiye’yi dünyanýn en zengin ülkesi yapacak deðerde idi… Toryum, üzerinde çalýþan ekibin baþý Prof.Dr. Engin Arýk ve ekibi bir toplantýya birlikte gittiði ekibi ile birlikte ISPARTA’da düþen uçakta hayatlarýný kaybettiler. Veee bu uçaðýn düþüþ nedeni 2007 yýlýndan beri hala bir faili meçhul olarak kaldý. Prof.Dr.Arýk, Toryum hakkýnda yaptýðý açýklamada “ülkemizin 500 milyar dolar olan borcunu 350 kez ödeyebilecek deðerdedir” demiþti. Vee biz, her türlü terör melanetinin sebebini içeride ararken bu uçak kazasý bile, Türkiye üzerinde oynanan oyunlarýn baþ aktörünü ünvanýný belli etmiyor mu? Aciz kaldýðýn sürece, acizliðe mahkumsundur… Türkiye bu iki madeni, kendi topraklarýnda yetiþen bir domat gibi neden kullanamasýn? Kullanmasýna engel olanlara neden engel olamasýn? Acizlik… Ve belki de, “bu konuyu uyut ben sana aslanlar gibi bakarým mý?” deniyor. Uyutula uyutula, ayakta uyur gezer hale düþtük… Isparta’da düþen bu teknik bilgilerle donatýlmýþ beyinlerin tümünü birden öldürmek, bunun en büyük kanýtýdýr… Bu olay kaza deðildir… Konunun bir diðer, enteresan bölümü ise, Prof.Arýk ile birlikte neden tüm ekibi ayný uçakta idi… Söylenildiðine göre COCA-COLA’nýn formülü 8 ayrý bir ekipte piyasaya sürülmüþ olmasýdýr… Basit bir meþrubatýn kimyasal yapýsý 8 ayrý beyinde saklý ise, Türkiye’yi, dünyanýn en zengini yapacak bir bilgi depolanmasýnýn neden ayný uçakta birlikte seyahat ettirilmesi, düþünülecek bir konu deðil mi? Baþka ülkelerde olsa, bu ekibe özel uçak tahsis edilir hatta yanýltýcý bir taktikle benzer ayrý bir uçak tahsis edilirdi… Batý, Türkiye’nin dirilmesini istemiyor… Bunu mezarda yatandan doðmamýþ cenin bile biliyor. Bunu, ülkeyi yönetenler de biliyor ama neden, kendi topraklarýndaki bir madeni çýkartýp, dünya piyasasýna süremiyor? Boþu boþuna oturup dizlerimizi dövmenin anlamý yok… Kendim ettim kendim buldum misali… Pazartesi günü ulusal basýnda bir haber “Milli maden veri Bankasýnda son aþamaya gelindi”
Vah benim ülkem vah…
Vee biz hala bir motorlu bisikletin motorunu yapamýyoruz. Montaj sanayicisi olmaya mahkumuz.
…………………………………………………..
DÜÞÜNCENÝN BÝTTÝÐÝ YER
“Konkordato geri döndü”
By: Ulusal yayýn
Bizden not: Demokrasi olmasa da biz çare üretiriz paþam…
……………………………………………….
ÇÜÞ
Üç büyükler… Bir zamanlar böyle deniyordu þimdilerde de ayný taným… Hadi git iþine be… Ne üç büyüðü… Toplam takýmýn ederi bu büyük denilen takýmýn bir oyuncusu kadar ama bileðini bükemiyor. Nasýl üç büyük olunuyor? Geçmiþe mazi denir… Sen hala yeþil sahada otlamaya devam et.
………………………………………….
BÜYÜTEÇ
Edremit hala mok soluyor… Baski’nin Edremit ayaðýnýn baþýna hala bir amir atanmadý… Bayramda atandý ise !!! bilemem…
Bildiðim tek þey var koca Edremit merkez dahil tüm eski beldeler þimdiki mahalleler mok soluyor…
………………………………………..
ALAÇATI… VE BÝZ…..
Bütün geçmiþi 5/6 yýl… Adý saný bilinmiyordu. Geçen gün bir dosta rastladým. Alaçatý’ya gitmiþ. Bodrum sizlere ömür yaþasýn Alaçatý diyor. Tüm iþ dünyasý, sanat camiasý, akademisyenler, para biriktirip Alaçatý’yý görmek isteyenler oradaydý, dedikten sonra, her konuda pahalý ama boþ bir çay ocaðý dahi yok, týklým týklým. Alaçatý para basýyor dedi… Kýskanmak her insanýn doðasýnda olan bir psikolojik davranýþtýr.
Kýskandým…
Akçay, kordona yakýn bir yerde ayak üstü sohbet ediyorduk. Þöyle bir Körfez’e göz attým. Rabbim her þeyi vermiþ.
Deniz.
Güneþ
Alaçatý’ya bile nasip olmayan dað silsilesi.
Termal su
Denizin ortasýnda akan içme suyu.
Her þeyi vermiþ rabbim ama ne yazýk ki 2016 yýlýnýn bu son aylarýnda biz hala turizmden konu açamýyoruz. Otellerimiz full ama kemikleþmiþ müþteriler. Otelcilerin tuzu kuru. Dayanýþma yok. El ele verip, buralarý nasýl turizmle açabiliriz demek yok.
Kuru bir kalabalýk… Akçay ve kardeþleri önümüzdeki yýl, yol ve caddeler, cadde ve yola benzetilemezse araçlar üst üste park edebilecekler. Trafik komisyonu iptal olunca yerine konuþlanan hiçbir örgüt yok. Trafik polisi araç ve personel bakýmýndan takviye edilmeli. Altýnkum, çok uzun bir sahil bandýna sahip ama kumsal demeye bin þahit gerekir. Rock festivali olmasa Türkiye’nin deðiþik yerlerinden gelenler olmayacak. Festival dedim de, bu festival için artýk bilimsel bir BELEDÝYECÝLÝK anlayýþý getirilmeli. Festival alaný dýþýnda, satýþ yapan esnafa düzenleme getirilmeli, Belediye Muhasebesinin mührüne sahip makbuz karþýlýðý para tahsil edilmeli, Hijyen ön plana çýkarýlmalý… Fýrsatçýlýk önlenmeli. Aslýna bakarsanýz bu konuda çok þey yazýlýr, konuþulur…
…………………………………………………..
KULAÐINIZDA KÜPE OLSUN
Saðýr duymaz uydurur.
Atasözü
………………………………………
TAÐÞÝÞ
Zeytinyaðýnda sahtecilik yapanlara para cezasý ve kapatma gelecekmiþ… Yahu ne gelemez, ne menem bi þey bu…
Devlet otoritesi olmazsa her bir haltý yeriz…
Tariþ Baþkaný Cahit ÇETÝN yýllarca uðraþ verdi, veriyor ama yasalar sizlere ömür. Bu tür yasalarý çýkarmak bu kadar zor mu? Halkýma sahte gýda maddesi yedirenin canýný okurum de ve çýkart yasayý bu kadar basit. Batýda sahte bir gýda maddesi satsýn sýkýysa birisi. Yýllardan beri yazýyorum. Kaldýrým üstü denetimsiz bütün gýda maddelerin satýþý yasaklanmalý… Bazýlarý çýkýyor “efendim minik esnafta ekmek parasý peþinde”
O konu baþka, bizim dediðimiz baþka. Satsýn, helal mal satsýn bizde gidip alalým. Sahtekarlýk yapacaksýn küçük esnaf pozuna girip pislik yedireceksin yok öyle. Akçay Migros’un önü hala ayný vaziyette… Otorite yok… Ne yediðimiz belli deðil. Biz yemiyoruz ama Anadolu’nun baþka yerlerinden gelenler alýyorlar… Yaðýn özelliklerini bilmeyenler, halis mulis yað aldýklarýný zannediyorlar… Bunun adýna helal para mý diyeceðiz? Git iþine…