TEL-TELİ’İ YABANA ATMAYIN DEDİM Mİ? DEDİM
Anlayana davul zurna… 20 Kasım 2020 Cuma günü Sözcü Gazetesi’nde eski Büyükelçi Şükrü ELEKDAĞ’ın bir açıklaması yayınlandı. Aynen şöyleydi bu açıklama;
“Azerbaycan-Ermenistan savaşından en karlı çıkan Rusya oldu”
Biz Tel-tel’de, 13 Kasım Cuma günü ne yazmışız bu köşede? “Aliyev gardaş, Savaşta yendiği Ermeni Başbakanı ile ekranlarda dalga geçmek yakışmadı. Biraz tarih okusaydın Atatürk hangi yendiği ülkenin lideriyle dalga geçip geçmediğini öğrenmiş olurdun. Hem Ajan Putin’in ayak oyunları olmasaydı bu tavrın aynı mı olacaktı? Putin o bölgeye yerleşti bir daha da çıkmaz” diye yazmışız. Tel-Tel’i yabana atmayın diye boşuna yazmıyoruz… Buradan birilerini de uyarmış olayım…
*******
YAŞ 65, ATAYIM BİR DÜŞEŞ...
Şimdiki yetmeler, ya da kendini Kaf dağında görenler, biz neler gördük neler yaşadık bizim nelerin için de olduğumuzu bilmeden pul çalmaya devam edin…Fasulye gibi nimet saymanın, Mars olması yani.
Biz;
*Köy enstitülerini kapanışını gördük,
*Kore savaşının akıbetini gördük
*Hiroşima’ya bomba atıldığı gün acıları yaşadık
*Kıbrıs’ta Makarios’un, EOKA’nın yaptığı vahşetleri gördük
*DP, CHP cenkini gördük
*6/7 Eylül olaylarını yaşadık
*Kıbrıs barış harekatını yaşadık, Ayşe’nin tatile çıkışını izledik
*27 Mayıs 1960 gününü yaşadık
*Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının koca yüreklerini gördük
*Yassıada mahkemelerindeki rezalet radyo yayınlarını dinledik
*Menderes ve arkadaşlarının idam edildiği günleri yaşadık
*Talat Aydemir ayaklanmasını yaşadık
*12 Mart’ı yaşadık
*28 Şubat olayını yaşadık
*Sıkı yönetimleri yaşadık
*Hayali ihracatları yaşadık.
*Abdi İpekçi cinayetini yaşadık
*Uğur Mumcu cinayetini yaşadık
*Üniversite yıllarımızda ülke gençliğini çarpma, bölme durumuna getirilmesini ve getirenleri yaşadık.
*M.Ali Ağca’nın Papaya suikastını yaşadık
*Başbakan Nihat Erim’in öldürülüşünü yaşadık
*12 Eylül darbesini yaşadık
*Ressam ! KENAN EVREN’in tablolarını alma yarışında olanlar yaşadık
*Özal Ailesinin yaşantılarını yaşadık
*Öcalan’ın katliamlarını ve ülkeye getirilişini yaşadık
*Eşref Paşa’nın suikastle öldürülüşünü yaşadık
*Madımak olayını yaşadık
*İSKİ-EMLAK bank skandallarını yaşadık
*Kardak başarısını yaşadık
*Depremleri yaşadık
*Merve Kavakçı ucubesini yaşadık
*Gaffar Okan’ın öldürülüşünü yaşadık
Daha neler neler yaşadık. Ya siz yeni yetmeler, kıyıda köşede olanlar, kulak ve boynuz muhasebesi yapanlar. Çok okuyan mı, çok gezip yaşayan mı onu bile bilmeyen zavallı, cahil cühalalar. Bu ülke neler yaşadı. Ne badireler atlattı… Üç kuruş için, saftan, safa geçenler. Kendini argo jargonu ile peynir ekmekten sayanlar… A ile B’yi yan yana getiremeyenlerin bugün ahkam kesmelerini Loral Hardi İKİLEMİ gibi izlemekteyiz. 68 Kuşağı olmaktan gurur duyuyorum. Ya siz yeni yetmeler..!
*********
SEN TARİHİ YOK EDEMEZSİN
O sayfalarda yazanları istediğin kadar kağıt üzerinden kaldırmaya çalış… Tarih Silinmez. Bu teşebbüste olanlar silinip gidecekler ama giderlerken arkalarından lanet okunacak.
Okul kitaplarından “VAHDETTİN’in kaçmadı, İstanbul’u terk etti” şeklinde düzeltme !! yapanlar size söylüyorum. Dünya tarihinin bile yazdığı gerçekleri bugün bir iki kitapta silebilirsiniz ama TARİH kitaplarından SİLEMEZSİNİZ…
*********
SAHTE İNCİ…
Malum olduğu üzere, İNCİ değerli bir taştır. Biz yazın hayatında kimilerine, söyledikleri ya da yazdıkları bazı konular için “FALANCADAN BİR İNCİ” diyerek yazarız, ya da söyleriz.
Ama bu İNCİ’nin sahteleri de vardır. Çok iyi elden çıktığı söylense de onun bir gün sahte olduğu bir takım bilenler tarafından kanıtlanır…
Geçtiğimiz gün, bir zamanların Amiral gemisi vardı. O gemi bir takım kaptanlar değiştirdi. Son kaptan A.HAKAN “CHP’nin yaptığı ya da eyleme soktuğu işler için dalga geçme babında yazılar yazar. Son yazası da CHP’nin sağlık çalışanları için yaptırdığı heykelin açılış törenine çomak sokmuş. “CHP heykel dikmekten başka şey bilmezler” diye İNCİ takmış köşe yazısında.
Bu yüzden Hakan EFENDİNİN BU YAZISINA İNCİ diye yazdığım için kendimi KINIYORUM.
********
BEN GAZETE OKUMAM, GAZETECİYİ ARAMAM
Bu cümleyi bizatihi bana söyleyen, siyaset arenasında yenile yenile güreşe doymayanlar var, çevremizde… Bildiği bazı şeylere bilgi akışında bulunmaya devam etmekte/ler...
Yerel gazeteleri küçümseyen bu çizgide olanlar, manşet bile olabiliyorlar. Eyi güzel de nasıl manşet olabiliyor, nasıl ahkam kesebiliyorlar anlamak mümkün değil.
Her daim, bu yerel gazeteleri küçümseyenler için her kim olursa olsun yazdığım bir cümlem vardır.
“Beni adam yerine koymayanı ben neden adam yerine koyayım?” Bu cümleyi çok yazmışlığım var.
*******
EDREMİT KÖRFEZİ
Yani bizim buralar. Bu doğanın bize hediye ettiği güzelliklere sahip çıkan kim var? Ya da kimler var? Kıyı kanunu var mesela. Bu kanunun yazdıklarına kim ya da kimler sahip çıkıyor, çıkması gerekiyor? İşgal altına alınmış bir Edremit körfezi, kimlerin hizmetinde?
Kıyı kanunu kitaplarda yazıyor. Yazılanı okumak kolay ama onu icraata sokmak kimin sorumluluğunda? Görevini tam anlamıyla yerine getiren kim ya da kimler var?
********
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Keyfe keyif verir kahvenin kaynaması, eşeği baştan çıkarır sıpanın oynaması
ATASÖZÜ
…………………………………..
DÜŞÜNCENİN BİTTİĞİ YER
“Siz Nazi’nin zincir halkalarısınız, siz Faşistsiniz.
By: ERDOĞAN, 26.10.2010
“Kendimizi Avrupa da görüyor, geleceğimizi Avrupa ile kurmayı tasavvur ediyoruz
By: Erdoğan 21.11.2020
Bizden not: Kararı millet verecek her halde.
……………………………………………..
ÇÜŞ
PİTBULL Cinayeti. Bir zamanlar da PİRENHA cinayetleri vardı.
………………………………………
BÜYÜTEÇ
KENT KONSEYİ… Gazete okumuyor, okuyamıyor olabilirler.
Belediye Basın Bürosu, yerel gazetelerde yayınlananları Birim, başkanlarına ilgili yetkili ve etkililere aktarmakla görevli değil mi?